Kırsal kalkınma; ekonomik, sosyal ve kültürel hayatı, teknolojik gelişmeleri, özellikle son yıllarda gözlenen küresel iklim değişikliği, salgın ve krizleri dikkate almayı gerektiren oldukça dinamik bir çalışma alanı olup ülkelerin gelişmişlik düzeylerine paralel olarak tüm dünyada önemli ölçüde kabul görmektedir. Söz konusu dinamik yapı, kırsal kalkınma politikalarının geliştirilmesine yönelik gerek kavramsal gerekse uygulama düzeyinde değişimlere ve tatbik edilen programlara yansımaktadır. Ulusal Kırsal Ağ Rehberi bu anlayışla hazırlanmıştır. Rehberde yer alan başlıklar, ilgili içerikler ve ekler kısmındaki formlara yönelik değişiklik ve iyileştirmeler, Tarım ve Orman Bakanlığı Stratejik Planları, IPARD Programı ve Ulusal Kırsal Kalkınma Stratejisi (UKKS) ile uyumlu olacaktır.
Kırsal kalkınma politikaları 1980’lere kadar dışsal
müdahaleler şeklinde kurgulanmış ve üretime yönelik
sektörel programların yanı sıra büyük altyapı projeleri
ortaya koymuştur. Bu yaklaşımda kırsal bölgelerde
yaşayanların rolü sınırlı tutulmuş, söz konusu
programlara gerekli desteği vermeleri yeterli kabul
edilmiştir. Ancak, 1990’lardan itibaren kalkınmayı
kırsala taşımak yerine yerelden başlatmak gerektiği
yönünde bir anlayış kabul görmeye başlamış, kalkınma
vurgusu kırsalda içsel eylemlerin oluşumuna ve
cesaretlendirilmesine evrilmiştir. Bu yeni yaklaşım,
kırsal kalkınma için yalnızca sektörel değil, aynı zamanda
bölgesel öncelikler ışığında kurgulanmakta
ve kırsalla ilişkili pazarın yönlendirmelerini dikkate
almaktadır. Buna paralel olarak, giderek sıklaşan
biçimde kırsal paydaşların bir araya gelmelerinin,
fikir, bilgi ve kaynak paylaşımında bulunmalarının
kırsal kalkınmaya katkısı öne çıkmıştır. Farklı bölgelerde
farklı biçim ve düzeylerde gerçekleşen bu
ilişkiler, kırsal kalkınma ağlarını (network), bu ağların
rolünü ve etkinliğini gündeme getirmiştir. Ağlar sayesinde
birbirleriyle ilişkili kişi, kurum ve kuruluşlar
bir araya gelmekte ve etkileşimde bulunmaktadır.
Ağ kavramının kırsal
kalkınma politikalarına
yönelik Avrupa
çapında bir politika
aracı haline gelmesi
1991-1993 döneminde
uygulamalı olarak
başlatılan LEADER
yaklaşımının başarısıyla
yakından ilişkilidir.
Ağ üyeleri, bu etkileşim üzerine kurulan ilişkilerle
ortak farkındalıklar geliştirmekte ve hedeflenen sonuçlara
varmak için seçenekler ortaya koymaktadır.
Ağ kavramının kırsal kalkınma politikalarına yönelik
Avrupa çapında bir politika aracı haline gelmesi
1991-1993 döneminde uygulamalı olarak başlatılan
LEADER yaklaşımının başarısıyla yakından ilişkilidir.
Süreç içinde kırsal kalkınmaya yönelik paydaşların
ağlar biçiminde organize olması LEADER’in ötesine
geçerek yaygınlaşmış ve ağ faaliyetlerini kolaylaştırmak
amacıyla ulusal düzeyde Ulusal Kırsal Ağ (UKA)
yapıları ve AB çapında Avrupa Kırsal Kalkınma Ağı
(ENRD) ortaya çıkmıştır.
2008 yılından itibaren tüm AB ülkelerinde ve ortak
programlar yürüten Türkiye ve Sırbistan gibi ülkelerde
kurulan Ulusal Kırsal Ağlar, ENRD altında faaliyet
göstermekte ve AB tarım politikalarının önemli bileşenleri
olarak görev üstlenmektedirler.
Kırsal ağ oluşumu, kırsal kalkınma politikalarının
daha etkin ve katılımcı biçimde uygulanmasını, diğer
ağlarla yakın ilişkiler geliştirmesini, özellikle
tecrübe paylaşımı ve sınır ötesi iş birliklerinin tesis
edilip geliştirilmesini, bu yolla iyi uygulama örneklerinin
yaygınlaştırılmasını hedeflemektedir.
UKA kavramına kaynaklık eden ana metin, AB
Komisyonunca hazırlanan ve kırsal kalkınmaya odaklanan
1305/2013 numaralı yönetmeliktir. 1
REGULATION (EU) No 1305/2013 OF THE EUROPEAN PARLIAMENT AND OF THE COUNCIL of 17 December 2013 on support for rural
development by the European Agricultural Fund for Rural Development (EAFRD) and repealing Council Regulation (EC) No 1698/2005
Kırsal Kalkınma için Avrupa Tarım Fonu Tüzüğü’nün
54. maddesinde de belirtildiği üzere, AB üyesi her
devlet, kırsal kalkınmada yer alan kurum ve kuruluşları
bir araya getiren bir ulusal kırsal ağ kurarak;
temel amaçlara yönelik çalışmaları sürdürmeyi hedeflemektedir. Ağın genel anlayışı ve dayanağı birliktelik, güven ve iş birliği yoluyla tecrübelerin paylaşılmasıdır. 2007-2013 döneminde birçok AB ülkesinde UKA faaliyetleri başlatılmıştır. Bu faaliyetlerin değerlendirilmesi sonrasında eş güdümün sağlanması, gelişmelerin ortaya konması ve faaliyetlere yön vermesi amacıyla bir çalışma yürütülmüştür. İlgili çalışmada, 2007-2013 döneminde yürütülen faaliyetler ışığında 2014-2020 dönemine yönelik tavsiyeler yer almaktadır. Yukarıda yer alan yönetmeliğin öngördüğü çalışmalara katkıda bulunmak amacıyla, bağlayıcı olmayan ancak yasal süreçleri tamamlayıcı olduğu belirtilen bu AB resmî çalışması akabinde bir doküman hazırlanmıştır.2 “Ulusal Kırsal Ağların Kurulması ve İşletilmesi için Rehberlik Fişi” başlıklı bu belgede UKA’lar ile ilgili önemli başlıklar yer almaktadır. Türkiye Ulusal Kırsal Ağı, kırsal kalkınma için yenilikçi yaklaşım yollarının sunulması ve kırsal kalkınma çalışmalarının daha etkin ve eş güdümlü yürütülmesi amacıyla, yerelde ve merkezde çalışmalar gerçekleştirmekte, bu doğrultuda aşağıda yer alan faaliyetlerle kendini geliştirmektedir:
Türkiye’de UKA’nın kuruluşuna ilişkin süreç, 28 Kasım 2017’de Yönetim Otoritesi tarafından düzenlenen geniş katılımlı bir toplantıyla resmî olarak başlatılmış ve ilgili paydaşlara duyurulmuştur. 2018 yılından bugüne yapılanmanın temelini oluşturmak amacıyla yurt içi ve yurt dışından uzmanların desteğiyle bu konuda çeşitli çalışmalar yürütülmüştür. Bu çalışmalar kapsamında, bir çalıştay düzenlenerek katılımcıların Ulusal Kırsal Ağ hakkında bilgilenmeleri sağlanmıştır. Ulusal Kırsal Ağ’ın temel bilgi paylaşım unsurlarından biri olan tematik çalışma grupları; kısa tedarik zinciri, tıbbi ve aromatik bitkiler, LEADER yaklaşımı, kırsal turizm, kırsalda girişimcilik ve yenilikçilik başlıkları altında oluşturulmuştur. Söz konusu çalıştayda Türkiye’de kurulacak olan UKA yapısının esasları da tartışılmıştır. UKA yeni bir anlayışla ilham verici iyi uygulama modellerine fırsat tanımış ve kırsal kalkınma alanına önemli katkılar ortaya koymuştur. Oluşturulan tematik çalışma grupları, daha sonra eklenen “Küçük Çiftçilerin Desteklenmesi”, “Kırsal Alan Tanımı” ve “Kırsal Altyapı” başlıkları ile birlikte farklı dönemlerde toplantılar yaparak temel sorunları ele almış ve bu sorunlar için olası çözüm önerilerini içeren raporlar düzenlemişlerdir.